6 Kasım 2017 Pazartesi

Kalbi ikiye ayrılmış olmasına rağmen kan fışkırmıyordu . Öylesine yorgun olmasına rağmen hala nefes alabiliyordu. Ağlamaklı , yoğun hissetmekten bitap düşmüş en sonuna kendinden mücadelesinden vazgeçmişti..

Bırakıp gitmek istiyordu. Ancak sistemin kölesi olduğundan gidemiyordu bir kız çocuğu.
Okumuyor , izlemiyor , hissetmiyor ve yaşamıyordu..

Zaman durmuş , nesneler hareket ediyordu..
Ocakta çaydanlıktan çıkan buhar etrafı sarmış bir sis haliydi ortalık...

Üstünde geceden kalma kıyafetleri , yarım kalmış ruj izi ağlamaktan helak olmuş rimel izleri vardı..
Kendine gelmeye çalışmak yerine olduğu gibi devam ediyordu gün ..
Aşka düşmek mi aşka düşmemek mi daha iyiydi sorguluyordu..
Cigarasından duman alıp uzandı pencerenin güneş alan tarafına.

Kapatıp gözlerini kimsenin olmadığı bir yer hayal etti.. Dalga sesleri taşa vuruyor ,  rüzgar tuzlu havayı yüze çarpıyor , ağaçlar uğulduyor ve kuşlar şarkı söylüyordu..




19 Ekim 2017 Perşembe

Nasıl başlasam satırlarıma yaralarımı sarmaya..
Yana yana tükenmedim de kararıp kurudum hiçlikte..
Gözyaşlarımın sel olduğu bir aşkın içinde kendimi buldum..Buldum da duruldum..!

En zor olanı nedir biliyor musunuz ?
Kalıp savaşmak , çabalamak , emek harcamak değil..
En zor olanı tüm bunlara rağmen vazgeçebilmektir.. 

Sevgi tek taraflı olan bir duygu olmamalıdır. Savaş bile iki taraflıdır. Kazananın zaferi sevgiyle birlikte taçlandırılır. Mesela tek taraflı çabalamak bile öldürür insanı bitirir..

Sizi sevdiğini söyleyen ama sizin için hiç bir şey  yapmayan insanların sevgilerini sorgulayın. Herhangi bir şeyi sevmekle aynı şeydir. Özel kılan bir şey yoktur. Sokakta ki hayvanları sevmekle ya da masanda duran küçük bir oyuncakla eş değerdir. Sevgi mücadele etmektir.


Hayatlarımızı 60 yılın içine sığdırıp bu dünyadan uçup gidiyoruz. Hani insanlar çok sık hayatımı yazsam roman olur diyorlar ya işte öyle bir şey değil roman. Her kesin mutlaka bir hikayesi vardır ancak okunmaya değecek hikayeler de vardır. Hayatınıza giren insanların size ne yaşattığı sizin onlara neler yaşattığınız kaide değerdir. 

Benim kaide değerlerim içinde yaşadığım çelişkili duyguları anlatmaktadır. Nefret edememekten nefret etmektir. Sevdiği için bir şey yapamamaktır. Bazen buna mecbur bırakılmaktır. Bazen 1 çocuğa acımaktır .. Kelimelerin bile yetersiz kaldığı bir ana hapsolmaktır. 

Evet imkansız diye bir şey yoktur ancak mutsuzluk üstüne mutluluk kurulmaz diye de bir gerçek vardır.. 

Özlüyorum, farkındayım. Ama geri gelsin istiyor muyum? Bilmiyorum. Sesini duymak istiyorum ama arasa cevap verebilecek miyim, bilmiyorum. Ko...